17 Aralık 2009 Perşembe

R3



Fenerbahçe, Türkiye Ligi v.s v.s.. Şu kelimelerin yanında R.Carlos isminin geçmesi gerçekten inanılmazdı. Dünya futbolunda bek kavramını inanılmaz boyutlara taşıyan Carlos'tu bu. Inter'de başlayan Avrupa macerasına Real'de devam etmiş ve zirve yapmış, son demlerinde de Türkiye'ye gelen Carlos. Evet eleştirilebilir. Yaşlıdır, eski Carlos değildir, Ümit Özat kadar kanat bindirmesi yapamamıştır, bir frikik golü için zannedersem bizleri 2 yıl bekletmiştir. Olsundur.. Bize gerçekten tatlı heyecanlar yaşatmıştır. Hatta ilk yılında o kısacık boyuna rağmen Sivasspor'a kafa gölü bile atmıştır. Tek şanssızlığı belki de burada kaldığı 2.5 yıl içinde şampiyonluk görememiş olmasıdır. R.C bugün son kez sahne alacak Saraçoğlu'nda..

Tenerife'ye korner direğinini dibinden attığı gol, İlhan Mansız'dan yediği çalım, meşhur frikikleri, sert kesmeleri, saniyesinde kendini hücumda göstermesi, defanstaki aklı başında duruşu, müthiş deparları... Müthiş deparları demişken, deplasmandaki bir Dinamo Kiev maçında yine o bilindik, rakibin sağından atıp solundan geçmek istemiş, topu atmış fakat arkasından yetişememişti. Bir nevi balataları yakmıştı o gün.. Üzülmüştüm... Ne futbol eski futboldu ne de Carlos eski Carlos.. Futbolda bir devir kapanıyor giderayak.. Sağ kanatta Cafu'yu kaybeden dünya futbolu yakında da R.C'ye elveda diyecek..

Bu yıl vedaların yılı oldu her bakımdan.. R.Carlos geride bıraktığımız yılın son vedası olacak.. Umuyorum ki..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder