30 Eylül 2009 Çarşamba
Cska Moskova:2 Beşiktaş:1
Yine bir Şampiyonlar Ligi akşamı. Biz yine her zamanki mekandayız. Bu defa Barça-Chelsea değil Beşiktaş maçı için. Her ne kadar Star Tv maçı İlker Yasin'e anlattırarak zevkimizin içine limon suyu sıksa da güzeldi. 2 yıldır orada maç izleriz, ilk defa bir maç sırasında uykumun geldiğini hissettim. O ne anlatım tarzıydı?? Zannedersin zorla çıkarmışlar. Zaten bana sorarsanız bu adam lanetli. Ne zaman bir Türk takımının maçını anlatsa kahroluyoruz. Hem sahada hem ekran başında... Bu kadar laf ettik daha maça gelemedik. Ulan D-smart!!!!(Bu yazıyı okuyan kaç kişi varsa onların vicdanlarına sesleniyorum. Lütfen almayın bu D-smart'ı.)
2005 yılına kadar gitmeye gerek yok. 2 sene önce Fenerbahçe'nin karşısına çıkan Cska bu Beşiktaş'ın karşısına çıksaydı sonuç bu olmazdı. Jo, Wagner Love, Dudu, Zhirkov.. Bu dörtlüye ilaveten Miloş Krasic. Şimdiki Cska ise Krasic ve Dzagoev'in ayaklarına bakar hale gelmiş. Beşiktaş işte bu Cska'ya yenildi. Yenilmesine rağmen 4 net gol pozisyonu vardı ama forvetlerin formsuzluğundan maçı kaybetti. Tamam orta saha da çok iyi işler yapmıyor ama senin forvetlerin karşı karşıyaları kaçırır, şut atmak isterken çimleri döverse orta saha ne yapsın, yedek kulübesi ne yapsın??
Maçın başında Dzagoev'in attığı gol çok klastı. Gol klastı ama Rüştü için tam bir klasikti. Yine bir Avrupa Kupası maçında takımının başını yaktı. Euro 2008'de milli takımın, daha öncesinde Fenerbahçe'nin başını yaktığı gibi. Memleketin yetiştirdiği en iyi kaleci hiç kuşkusuz. Ama iş Edirne ötesine geçti mi ne oluyor bilmiyorum...
Kötü takımın iyisi olarak Sivok göze battı. Partneri Ferrari ikinci golde Krasic'e refakat etti. Bu haliyle tüp taktırılmış Ferrari havasındaydı. Yokuşa geldi mi bayılıyor işte!! Ortada Tello yok, Holosko sakatlandı çıktı, Nihat yok, Ernst ehh işte. Ben bunca yıldır maç izlerim ama Nihat'ı ilk kez bu kadar kötü gördüm. Özgüven kalmamış. Nobre desen attığı tek şut dışında sahada pek göremedik kendisini. Ondan sonra kahrolsun Mustafa Denizli. Bu maç özelinde konuşacak olursak, senin kalecin 30 metreden golü yerse, senin forvetin 3 metreden topu kaleye dürtemezse ne yapsın Mustafa Denizli? El insaf..
Her şeye rağmen Beşiktaş bu maçı kazanabilirdi. Benim saydığım 4-5 tane net pozisyonu vardı. Bu görüntüde evindeki maçı rahatlıkla kazanacaktır. Mancherster'ın da Wolfsburg'u yenmesinden sonra grup liderliği belli oldu. Artık hedef ikincilik, onun için de 3 takımın da şansı eşit.
Bulunduğumuz mekandaki bir abinin maç sonu teknik adam hakkındaki yorumu ise futbolumuzdaki sistemsizlik sistemini özetler nitelikteydi. ''Ferguson bu takıma niye gelsin arkadaş, gelse 6 ayda kanser olur''.. Manchester maçının son 15 dakikasına yetişebildim. Giggs maça sonradan girip golü atmış. 2. golde de asisti yaptı Carrick'e. Kendisine atılan bir uzun topa yetişemeyince kameralar Giggs'i gösterdi ve o andaki yüz ifadesi her şeyi anlatıyordu. ''Ahhh be ne futbol eski futbol ne ben eski Giggs'im''..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder